Sudan, son yıllarda iç savaş, siyasi istikrarsızlık ve iklim değişikliği gibi zorluklarla mücadele ederken, 2023 yılının 12. ayında yayımlanan veriler, ülkenin karşı karşıya olduğu ciddi bir sağlık krizini gözler önüne serdi. Sudan Sağlık Bakanlığı, geçtiğimiz yıl içerisinde 2 bin 741 kişinin koleradan hayatını kaybettiğini açıkladı. Bu rakam, sadece bir yılı kapsayan verilerin yürek burkan gerçeğini ortaya koyuyor. Kolera, gelişmekte olan ülkelerde sıklıkla görülen, genellikle kirli su ve kötü hijyen koşullarından kaynaklanan bir hastalık olarak biliniyor. Sudan'daki bu dramatik ölüm sayıları, sağlık altyapısının yok denecek kadar yetersiz olduğunun ve sağlık hizmetlerine erişimin zor olduğunun bir göstergesi.
Kolera, Vibrio cholerae adlı bakterinin yol açtığı, su yoluyla bulaşan ve genellikle aşırı ishal ve dehidrasyona neden olan bir enfeksiyon hastalığıdır. Hastalık, temiz içme suyu ve hijyenik tuvalet koşullarının sağlanmadığı durumlarda hızla yayılabilir. Sudan'daki beslenme yetersizlikleri, savaş ve iç huzursuzluk nedeniyle insanlar güvenli su kaynaklarına erişimde zorluk çekiyor. Bu da kolera gibi ölümcül hastalıkların yayılma riskini artırıyor. Aslında, Sudan'da meydana gelen bu kolera salgını tek başına ülkenin sağlık sisteminin kırılganlığını göstermiyor, aynı zamanda hükümetin, uluslararası kuruluşların ve yerel toplulukların birlikte hareket etmelerinin ne kadar hayati olduğunu da ortaya koyuyor.
Son yıllarda yaşanan iklim değişikliği, Sudan'da tarım ve su kaynaklarını köklü bir şekilde etkiledi. Sulak alanların azalması, kuraklık dönemlerinin uzaması ve sel baskınlarının artması, sağlık krizinin derinleşmesine yol açan diğer etkenler arasında yer alıyor. Kolera vakalarının artışı, tıpkı dev bir uyku tulumu gibi, ülkenin dört bir yanına yayılıp duruyor. Özellikle kırsal alanlarda, sağlık hizmetlerine ulaşım imkanı sınırlı olan topluluklar, koleranın pençesinde adeta rehin alınmış durumda. Ülke genelinde yapılan sağlık taramaları sonucunda, hastalığın en çok etkilendiği bölgelerde temel sağlık hizmetlerine erişim %30'un altında kalmış durumda. Bu durum, özellikle çocuklar ve yaşlılar gibi savunmasız gruplar için durumu daha da tehdit edici hale getiriyor.
Sağlık uzmanları, Sudan'daki kolera krizinin önlenebilmesi için acil önlemlerin alınması gerektiğini belirtiyor. Su kalitesinin iyileştirilmesi, hijyen eğitimlerinin yaygınlaştırılması ve halkın bilgilendirilmesi, kolera salgınının daha da yayılmasını önlemek açısından elzem. Aynı zamanda, uluslararası yardım kuruluşları ile işbirliği yaparak, acil yardım gerektiğini ve bu yardımların sürdürülmesi gerektiğini vurguluyorlar. Sudan hükümetinin de bu krize karşı daha etkin bir strateji geliştirmesi oldukça önemli. Aksi takdirde, kolera salgınının bir duraklama dönemi yok; sebep olduğu can kayıpları ve sağlık sorunlarıyla bu kriz daha da derinleşebilir.
Son olarak, bu dramın sona ermesi için sadece Sudan'ın kendi iç dinamikleri değil, aynı zamanda uluslararası toplumun da devreye girmesi gerekiyor. Sadece sağlık açısından değil, aynı zamanda bu insanlık dramını durdurmak için harekete geçilmediği takdirde, Sudan'daki kolera krizinin yalnızca bir başlangıç olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle, koleranın yayılmasına dur demek için bütün dünya el birliğiyle önlemlere geçmeli, sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini artırmalı ve Sudan halkına destek olmalıdır. Böylelikle, sağlık krizinin önüne geçerek, Sudan’da umut dolu bir geleceğin kapılarını aralayabiliriz.