Uluslararası Para Fonu (IMF), son raporunda dünya genelinde kamu borcunun artış göstermeye devam edeceğini açıkladı. Küresel ekonomik belirsizlikler, pandeminin etkileri ve artan enflasyon gibi faktörlerin bu durumu tetiklediği ifade edildi. Özellikle gelişen ekonomilere sahip ülkelerde, borç yükünün daha fazla hissedileceği belirtiliyor. Bu durum, küresel mali istikrar açısından kaygılara yol açmakta ve politika yapıcıları yeni stratejiler geliştirme konusunda zorlamaktadır.
IMF'nin raporuna göre, dünya genelinde kamu borcu 2023 yılında 92 trilyon dolara ulaşacak. Bu rakam, GSYH'nın %100'ünden fazlasına karşılık geliyor ve bu durum, birçok ülke için sürdürülebilir bir büyüme sağlayan mali dengelerin sağlanmasında zorluklar çıkarıyor. Pandemi süreci, birçok hükümetin harcamalarını artırmasına ve destek programları oluşturarak ekonomiyi ayakta tutmaya çalışmasına neden oldu. Ancak, küresel ekonomik toparlanma sürecinin yavaş ilerlemesi borçların geri ödenmesinde sorunlar yaratabilir.
Özellikle gelişmekte olan ülkelerde borç artışı alarm verici boyutlara ulaşırken, IMF, bu ülkelerin borç seviyesinin artmasının ekonomik büyümelerine engel olabileceğine dikkat çekiyor. Artan borç yükü, bu ülkelerde sosyal ve ekonomik istikrarsızlık yaratabilir. Ayrıca, faiz oranlarındaki artışların, kamu borçları üzerinde uyguladığı baskı da göz önünde bulundurulduğunda, bu durumun etkileri daha da belirgin hale geliyor.
IMF, üye ülkeleri kamu borç yönetimi konusunda daha sıkı tedbirler almaya teşvik ediyor. Rapor, hükümetlerin vergi mükelleflerine yönelik yükümlülüklerini gözden geçirmesini, gereksiz harcamaları azaltmasını ve verimliliği artırarak kaynakları daha etkin bir şekilde kullanmasını öneriyor. Özellikle sosyal hizmetler ve altyapı projeleri gibi uzun vadeli yatırımlara odaklanmanın, büyüme ile borç arasında bir denge kuracağı öngörülüyor.
IMF ayrıca, ülkelerin mali disiplinlerini artırmaları gerektiğini ve gerektiğinde dış finansman kaynaklarını çeşitlendirmeleri gerektiğini vurguluyor. Borç sürdürülebilirliğini sağlamak için elde edilen gelirlerin artırılması, şeffaflığın yükseltilmesi ve mali yönetim sistemlerinin iyileştirilmesi öncelikli hedefler arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, IMF tarafından yapılan bu uyarılar, uluslararası ekonomik sistemin istikrarı için kritik önem taşıyor. Kamu borcunun artışına karşı küresel düzeyde ortak çözümler geliştirilmesi gerektiği bir kez daha gözler önüne serildi. Hükümetlerin, mali politikalarını revize etmeleri ve toparlanma sürecinde daha dikkatli adımlar atmaları, borç seviyelerinin kontrol altında tutulması için elzem hale gelmiştir.