Okuma, insan hayatında en önemli ve köklü alışkanlıklardan biridir. Birçok insan, çocuk yaşlarda kitaplarla tanışırken, bu tanışma hayatlarının dönüm noktası olur. İşte tam da bu şekilde hayatına okumayı yerleştiren bir bireyin hikayesini paylaşıyoruz. 8 yaşında kitaplarla buluşan ve 71 yıldır bu tutkuyu sürdüren bir okur olan Ahmet Yılmaz, okuma serüveniyle birçok kişiye ilham kaynağı olmayı başarmıştır. Yılmaz’ın hayatından kesitler, yalnızca okuma sevgisini değil, aynı zamanda öğrenmenin ve bilginin gücünü de gözler önüne seriyor.
Ahmet Yılmaz, küçük bir kasabada büyüyen sıradan bir çocukken, 8 yaşında kütüphanede karşılaştığı bir kitap hayatının akışını değiştirdi. O dönemler, kasabanın kütüphanesi, kitapların yanı sıra bilgi dolu bir dünya sundu. Yılmaz, ilk kitabını eline aldığında, sayfaların arasında kaybolmuştu. O kitabın heyecanı ve merakı, onu okumaya yönlendiren ateşi alevlendirdi. Okuldan dönerken sihirli dünyanın kapılarını aralayan bu kitapla birlikte, Yılmaz her gün kütüphaneye gidip yeni kitaplar keşfetmeye başladı. Bu ilk adım, hayatının uzun yolculuğunun başlangıcıydı.
Ahmet Yılmaz’ın sıklıkla vurguladığı bir nokta; kitapların yalnızca eğlence amacı taşımadıkları, aynı zamanda hayata dair önemli öğretiler barındırdığıdır. Onun için her kitap, yeni bir dünya demekti. O zamanlardan itibaren edebi eserlerin gücünü tecrübe eden Yılmaz, aslında bu tutkuyu sadece bireysel bir hobi olarak değil, toplumun da faydasına olacak şekilde bir kültür mirası olarak görüyordu. O dönemde okuduğu kitaplardan edindiği derin bilgilerle, kendi bilgisini de pekiştiriyor ve diğer insanlarla paylaşma arzusu duyuyordu.
Yıllar geçtikçe, Ahmet Yılmaz’ın okuma tutkusu katlanarak büyüdü. Lise yıllarında edebiyat derslerinden aldığı ilham, onu farklı türlerde kitaplar okumaya yönlendirdi. Romanlar, şiirler, biyografiler derken, Yılmaz’ın kütüphanesi her geçen gün zenginleşiyordu. Aynı zamanda, edebi etkinliklere katılarak yazarlarla bir araya gelme fırsatı buldu. Bu buluşmalar, onun perspektifini genişletti ve edebi dünyaya olan sevgisini daha da derinleştirdi.
Okuma sevgisiyle birlikte, yazma aşkı da uyanmaya başladı. Yılmaz, zamanla makaleler yazmaya, denemeler kaleme almaya başladı. Onun için yazmak, okuduklarının bir yansımasıydı. Bu sayede hem kendini ifade etti hem de okuma alışkanlığının bir sonucu olarak başkalarına ilham vermeye başladı. Bugün bile, genç yazar adaylarına destek olmak için fikirlerini paylaşmaya devam ediyor. Onun amacı, okuma alışkanlığını yeni nesillere aşılamak ve edebiyatı daha ulaşılabilir hale getirmek.
Ahmet Yılmaz, sadece bireysel olarak değil, toplumsal açıdan da okumanın önemine vurgu yapmanın gerekliliğine inanıyor. Kitap okuma sayısının düşüşte olduğu modern dünyada, bu tutkunun yeniden canlanması için çeşitli projeler geliştirmeyi amaçlıyor. Edebiyat oturumları, çocuklara yönelik okuma kulüpleri ve yerel kütüphanelerde düzenlenebilecek etkinlikler ile genç bireyleri okumaya teşvik etmek, onun en büyük hedeflerinden biri.
Sonuç olarak, Ahmet Yılmaz’ın 71 yıllık okuma serüveni, yalnızca kendi yolculuğunun bir parçası değil, aynı zamanda okuma tutkusunun evrensel bir mesajıdır. Kitap okumanın hayatını nasıl dönüştürdüğünü ve bu tutkunun yaşamda ne kadar önemli bir yer kapladığını kanıtlayan örneklerle doludur. Onun hikayesi, hepimize, okumanın bir yaşam biçimi olması gerektiğini hatırlatıyor.
Bugün, Ahmet Yılmaz, hala yeni kitaplar okumaktan ve yeni yazarlarla tanışmaktan büyük bir mutluluk duymaktadır. 71 yıl boyunca süregelen bu tutku, yaşamının merkez noktasını oluşturmuş ve onu her zaman daha fazlasını öğrenmeye itmiştir. Okuma alışkanlığının gelecekteki kuşaklara aktarılması için verdiği mücadele, onun ne denli değerli bir bilgi kaynağı olduğunu bir kez daha gösteriyor.